Ve nihayet devr-i âhire geldi dayandı âlem
Tuğyan gök boyundadır, şeytan pusuda her dem
Yeryüzü kasvet, mavi gökler katran renginde mâtem
Alınamaz külçe altınla dahi, hidâyetten bir dirhem
Tarihe bak ki bu ahval döngüdür dönegelen
Nazar-ı ibret ile sa’y û gayret gerektir, ey sen!
Hakka dön, tevhide yönel, doğrul ve silkelen
Cândan baştan geçmeyedir bu gidiş, haydi yiğitlen!
Bir çınar boyudur kalan, tevhidin gölgesinden
O gölge ki altında seçkin mümindir cehd eden
Sıdk ve takva ile pek ise diyâr-ı kalp, içeriden
Diri dur, muştula seni sen, gelecek kutlu zaferden
Gözleri mâverâda yüreği Arş’a muallak, sen
Ümit yüklü bulutsun, kavruk yüreklere yürüyen
Sayı sual olunmaz hakka hâdim erlerden
Nice az topluluklar koşmuş zafere zaferden
Yüreği yunmuş dilâver, ârî ruhlu delişmen
Berî ol; elinde gül, sinesi gayz dolu mürâîden
Sakın sen, seni çağıran bâtılın efkârından ki
Farkı yoktur kara batak ve kör derbentlerden
İlk Yorumu Sen Yap