Kendine Ebeveynlik

Es-Selamu Aleykum,

İnsanı anlamak için ele aldığımız çeşitli konular içerisinden bu ay “Kendine Ebeveynlik” konusunu işleyeceğiz.

Kendine ebeveynlik nedir, sorusunu sormadan önce ebeveynlik kavramını ele almalıyız: Ebeveyn ne demektir? Ebeveyn kimdir? Önemi ve görevleri nelerdir? Ebeveyn temel anlamda çocuğa bakım vermekle sorumlu olan anne ve baba demektir.[1] Buradaki kritik nokta bakım vermektir. Ebeveynin görevi ise çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılamaktır. Ebeveynin önemini meşhur “Her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar; sonra anne babası onu Yahudileştirir, Hristiyanlaştırır, Mecusileştirir.” hadisinden anlayabiliriz.[2] Ebeveyn o kadar önemli bir role sahiptir ki evladının hayatı yaşama biçimini; bakış açısını; duygu, düşünce ve davranışlarını şekillendiren konumdadır.[3]

Ebeveynin rolü bu kadar büyükken insanın hayatında da birçok alanda tesirini görmekteyiz. İnsan ihtiyaçlar içinde yaratılmış bir varlıktır. Bu ihtiyaçlar çeşit çeşittir. Maslow insanın ihtiyaçları doğrultusunda dürtülendiğini ve bu doğrultuda hareket ettiğini söylemiştir.[4] Daha sonrasında insanın temel ihtiyaçlarını gösteren bir piramit geliştirmiştir. Biz bu piramidin, daha sonrasında başka uzmanlar tarafından geliştirilmiş hâlini aşağıda sizlerle paylaşıyoruz.[5]

Bu tabloda da gördüğünüz gibi ihtiyaçlar iç içedir ve insanın birçok ihtiyacının tabloda yer aldığını görmekteyiz. Bu ihtiyaçlardan bazılarını bireyin kendisinin bazılarını ebeveynlerinin bazılarını da diğer sosyal çevresinin karşılaması söz konusudur. Fakat sizlerin de bildiği gibi yaşamın ilk yıllarında insan, anne babasına ihtiyaçları konusunda muhtaç bir şekilde yaratılmıştır. Ebeveyn, çocuğunun beslenmesinden tuvaletine kadar birçok ihtiyacını karşılamada ciddi bir role sahiptir. Allah (cc) dileseydi bebeği daha o minicik hâlindeyken bile konuşabilen, yürüyebilen kendi kendine yemek yiyebilen bir beden formatında yaratabilirdi. Fakat bunu istemedi. İşte bu, bebeğin ihtiyaçları noktasında ebeveyniyle kuracağı ilişkinin önemini bize göstermektedir. Biz bu ilişkiyi bakım verme olarak adlandırıyoruz. Çocuğun ihtiyaçları noktasında çocuk; ebeveyninin bakım vermesiyle kendini güvende hisseder, ebeveynine bağlanır, kendini değerli hissettiği ve güvendiği bir ilişki içerisinde büyür. Bakım vermeyi bir çiçek üzerinden daha iyi anlayabiliriz. Değer verdiğiniz bir çiçeğin ihtiyaçları için onun toprağını sularsınız. Onu güneş alması için dışarı çıkarırsınız. Yapraklarındaki tozu silersiniz. Onunla konuşur ve sevginizi ifade eden sözcükleri sık sık kullanmaya çalışırsınız. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde çiçeğinizin dallanıp budaklandığını, sağlıklı bir şekilde geliştiğini görürsünüz. İşte bu, bakım vermektir. Bu bakım sayesinde çiçeğinizle aranızda farklı bir bağ oluşmuştur. Bu bağla beraber çiçeğiniz sağlıklı bir şekilde gelişmiştir. Aynı zamanda bu bağ sizin hayatınızda da belli duygular oluşturabilir: Yeterlilik hissi, fedakârlık hissi vb.

Elbette her insanın bakım alabilme geçmişi farklıdır. Ebeveynin olmaması, ebeveynin fiziksel olarak var olup duygusal olarak çocuğun hayatında yer almaması, ebeveynin engellilik, akli dengesi yerinde olmama, ailede fert sayısının fazla olması gibi nedenlerden dolayı kişinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda olamaması, ebeveynin psikolojik veya fiziksel şiddet uygulaması, ihtiyaçların karşılanma usulünün farklı olması…[6] Bu ve benzeri durumlarda kişi ihtiyaç duyduğu kadar bakım alamaz.

Bundan dolayı her bireyin aldığı bakım birbirinden farklıdır. “Ebeveynlerim, benim bakım ihtiyacımı ne kadar karşıladı?” sorusunu sorarak bakım konusundaki duygu ve düşüncelerinizi irdeleyebilirsiniz.

Her ihtiyaç çocuklukta başlayıp yetişkinliğe geçtikçe bazen aynı şekillerde bazen farklı şekillerde devam etmekte. Bakım aldığımız noktalarda güvenli hissederken bakım alamadığımız noktaların ihtiyacı içinde olabiliriz. Böylece ihtiyaçların karşılanmadığı sıkıntılı zamanlarda birey, içindeki incinmiş/kızgın/dürtüsel çocuğu fark eder. Bir yanda da talepkâr veya cezalandırıcı ebeveyn sesi bireye eşlik eder. Bu durum otomatik pilota başvurduğumuz ve işlevsel olmayan tepkisel bir çözümdür.[7] Bu yazımızda daha sağlıklı bir çözüm yolundan bahsetmekteyiz. Bu ihtiyaçları ebeveynlerin karşılayamaması durumunda kendine ebeveynlik kavramı karşımıza çıkmaktadır.

“Kendine ebeveynlik kişinin kendi hayatını yönlendirme ve kendi kendine bakma becerilerini geliştirme sürecini ifade eder. Kendine yetebilme ve bağımsızlık kazanma, genellikle yaşam deneyimleri, öğrenme ve olgunlaşma sürecinin bir parçası olarak gelişir. Bu süreçte kişi kendi kararlarını alır, sorumluluklarını üstlenir ve kendi ihtiyaçlarını karşılamayı öğrenir.” Bir nevi, ihtiyaçları karşılanmamış kendi iç çocuğunun elinden tutmayı öğrendiği bir süreçtir bu. İhtiyaçları karşılanmamış bir çocuğun elinden tutmaya karar verdiğinizde öncelikle onun ihtiyaçlarının neler olduğunu düşünmeniz gerekir. Daha sonrasında bu ihtiyaçları o çocuğun ebeveyniymiş gibi karşılamaktan bahsetmekteyiz. Mesela yeteri kadar sevgi ihtiyacı karşılanmadan büyüyen bir birey yetişkinlikte bu ihtiyacını farklı şekillerde karşılayabilir: İnsanların sevgisi için çok fazla fedakârlık yapmak, yüksek bir konuma gelerek sevilen biri olmaya çalışmak, reddedilmemek için kendi sınırlarını çizmemek, sınırlarının aşılmasına izin vermek veya tam tersi insanları sevmemek, kendini sosyal ortamlardan uzak tutmak, yakınlarına şiddet uygulamak gibi yollara başvurabilir. Kendine ebeveynlik noktasında ise birey kendi ebeveyni gibi kendisini sever, sevmeye çalışır. Sevdiği birine nasıl davranıyorsa kendisine de öyle davranır. Mesela sevdiği birine pahalı bir hediye alabilirken kendisine aynı fiyatta bir şeyi alamaz. Fakat kendine ebeveynlik becerisi geliştikçe kişi kendine de aynı değeri verir ve aynı fiyattaki şeyleri kendine alabilir. Veya kişi en yakın arkadaşı veya eşi bir hata yaptığında onlara şefkatle yaklaşıp onları eleştirmeden davranıyor, kendisi hata yaptığında ise kendine acımasızca eleştiriler yağdırıyor olabilir. Kendine ebeveynlik noktasında ise kendi bir hata yaptığında kendine hata hakkı tanır, acımasız eleştirilerine karşı durur, kendine şefkatle ve merhametle yaklaşmaya çalışır. Kendine ebeveynlik yapmaya çalışan bir birey bu noktada; hata yapabileceğini, hatasından ders çıkarması gerektiğini ve ileride daha iyisini yapabilmek için neler yapabileceğini düşünür. Kendine ebeveynlik yapmak insanın daha sağlıklı ilişkiler kurabilmesine yardımcı olur. Ayrıca kendi güçlü yanlarını fark etmesini ve hayatında bu güçlü yanları işlevsel bir şekilde kullanmasını sağlar. Kendi iç çocuğuyla barışık olmayan kişiler hayatta daha ciddi ve keyif alamama durumları yaşarken kendine ebeveynlik yaparak iç çocuğuyla barışmış kişiler daha spontane, keyifli ve enerjik bir tavır takınabilir.[8]

Peki, kendi kendine ebeveyn nasıl olunur diye sorarsak belli adımlardan bahsedebiliriz: Başlangıç olarak kendi içimizdeki o incinmiş, yaralı, ihtiyaçları karşılanmamış çocuğu görmek ve fark etmek yeterli olabilir. Onu gördükten sonra bize her seslendiğinde sesini duymak ikinci adımımız olacaktır.[9] Hangi zamanlarda bize sesleniyor? O zamanlarda bize neler söylüyor? En sık söylediği şeyler neler? Bize seslenirken takındığı tutum eleştirel mi, yoksa merhametli mi?[10] İşte bu soruları cevaplandırdığımızda onun sesine kulak vermiş oluruz. Fakat bu dinleyiş düzenli olmalıdır. Bazen kulak verdiğimiz bazen ise kulak vermediğimiz bir çocuk dinlendiğini hissedemez. Güven hissetmediği bir ilişkide ise yaralarını iyileştiremez. Bundan dolayı içinizdeki çocuğu düzenli olarak dinlemeniz ve onunla temasa geçmeniz gerekir. Bir sonraki adım olarak içinizdeki çocuğun yaşadığı duygulara güvenli bir alan açmanız gerekir. O çocuğun duygularını özgürce yaşayabileceği, yargılanmadan ifade edebilme fırsatını bulabileceği, tüm davranış ve duygularına rağmen olduğu gibi kabul görebileceği, bastırılmadan hayalleri ve sorumluluklarıyla bir arada bulunabileceği ve aynı zamanda onun ebeveyni olarak ona şefkatli ve merhametli bir sesle yaklaşacağınız bir ilişki zemini güvenli sınırlardır. Ve son olarak ihtiyaçlarını karşılamak için içinizdeki çocuğa yardımcı olmaktan bahsedebiliriz. Bu bahsettiğimiz adımları deneyebilmek için birkaç uygulama yapabiliriz:

1. Çocukluk fotoğrafınızı karşınıza alıp onunla konuşabilirsiniz. Ona nelerin eksikliğini hissettiğini sorabilirsiniz. Nelere ihtiyaç duyduğunu ve neyi almak istediğini sorabilirsiniz.

2. Kendi çocuk hâlinize bir mektup yazabilirsiniz.

3. Hayatınızda eksikliğini hissettiğiniz ihtiyaçlarınızın karşılanmadığı noktaları listeleyebilirsiniz. Daha sonrasında bu ihtiyaçları şu ân siz nasıl karşılayabilirsiniz diye düşünebilirsiniz.

4. Bu ihtiyaçları kendinize verebilmenin yollarını tespit edebilirsiniz. Daha sonrasında aşama aşama bu ihtiyaçları karşılamaya çalışabilirsiniz.

5. İçsel çocuğunuzla düzenli iletişime geçebileceğiniz nefes veya farkındalık egzersizleri yapabilirsiniz.

6. Aynı zamanda profesyonel bir şekilde ilerlemek isterseniz bir uzmanla çalışabilirsiniz.

Bu ay sizlerle kendine ebeveynlik konusunu ele aldık. İhtiyaçlarımızın karşılanmadığı noktada “Şu ân ben burada ebeveyn olarak kendim için neler yapabilirim?” sorusu üzerine konuştuk. Daha sonrasında kendine ebeveyn olmanın faydalarından ve kendine nasıl ebeveyn olunur başlıklarından bahsettik. Kendi iç çocuğunuzla iletişime geçebileceğiniz bu uygulamalar doğrultusunda kendine ebeveynlik becerinizi geliştirme imkânı bulabilirsiniz. Rabbimiz (cc), edindiğimiz tüm ilimlerle amel etmeyi nasip etsin. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere…


[1]. Luster, Tom; Okagaki, Lynn (21 Nisan 2006). Parenting: An Ecological Perspective (İngilizce). Routledge. ISBN 978-1-135-61735-6

[2]. bk. Buhari, 1359; Müslim, 2658

[3]. Burada genetik materyalimizden, insan fıtratından, karakterimizden bahsedilmemesinin sebebi konunun ebeveynlik üzerine olmasıdır. Bundan dolayı hadisin ebeveynlikle alakalı kısmını ele alıyoruz.

[4]. Tekke, M. (2019). Maslow’un İhtiyaçlar hiyerarşisinin en son düzeyleri: Kendini gerçekleştirme ve kendini aşmışlık. Eğitimde Nitel Araştırmalar Dergisi, 7 (4), 1704-1712.

[5]. Fitz-Gibbon, A. (2016). Talking to terrorists, non-violence, and counter-terrorism: Lessons for Gaza from Northern Ireland. Springer.

[6]. Bazı aileler duygusal ihtiyaçlara odaklanırken bazı aileler fiziksel ihtiyaca odaklanmaktadır. Böylelikle sabahtan akşama kadar çalışan, çocuğunun ihtiyaçlarını karşılamak için çocuğun hayatında var olamayan ebeveynleri görmekteyiz.

[7]. Detaylı bilgi için bk. https://www.youtube.com/live/BMjjivEgz78?feature=share (E.T. 04.11.2023)

[8]. Detaylı bilgi için bk. https://www.draycacan.com/post/kendine-yeniden-ebeveynlik (E.T. 04.11.2023)

[9]. Detaylı bilgi için bk. https://livetobloom.com/kendi-kendinin-ebeveyni-olmak/ (E.T. 04.11.2023)

[10]. Detaylı bilgi için bk. https://www.youtube.com/live/7CA2KGVxGZg?feature=shared (E.T. 04.11.2023)

Önerilen makaleler

İlk Yorumu Sen Yap

Cevap Ver