Allah’ı Görüyor Gibi Namaz Kılmak

Hamd, ancak âlemlerin Rabbi olan Allah’a olsun. Ancak O’na ibadet eder ve ancak O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Şehadet ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur. Ve yine şehadet ederim ki Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem O’nun kulu ve Rasûlü’dür.

İnşallah bu ay tanıtımını yapacağımız eser ‘Allah’ı Görüyor Gibi Namaz Kılmak’ adlı eser olacaktır. Çünkü İslam’da namazın önemli bir yeri vardır. Bir çok ilim ehli, ‘Allah’a imandan sonra en önemli amel namazdır.’ demişlerdir.

Enes’ten radıyallahu anh rivayet edilen bir hadiste Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyuruyor:

“Kulun kıyamet gününde hesaba çekileceği amellerin ilki, namazdır. Eğer namazı düzgün çıkarsa diğer amelleri de düzgün sayılır. Eğer namazı bozuk çıkarsa diğer amelleri de bozuk sayılır.”

Sahibini kötülükten alıkoyan, amelini arttıran, kendisiyle kişinin hataları ve günahları örtülen namaz, kıyamet günü makbul olan namazdır. Böyle bir namazın ehli, namaza dururken Rabbinin önünde kıyama durduğunu, O’nun yüceliği ve büyüklüğünün önünde durduğunu aklından çıkarmaz. Kıraat, dua ve zikir esnasında diliyle telaffuz ettiği her kelimenin içerdiği manaları tefekkür ederek amelini huşu içerisinde yapmaya gayret eder. İşte din ve dünya işlerinde kula yardımcı olan namaz, bu namazdır.

Allah subhanehu ve teâlâ şöyle buyurur:

“Sabır ve namazla (Allah’tan) yardım isteyin. Muhakkak ki bu, huşu sahipleri dışındakiler için ağır bir yüktür.” (2/Bakara, 45)

Bu namaz, müminlerin dışındakiler için, yani namazın şuurunda olmayanlar için ağır gelir. Çünkü çoğuna namaz esnasında vehimler hâkim olur. Vesveseler ve düşünceler akıllarına gelir gider ve böylece namaz ibadeti ibadet olmaktan çıkıp âdet hâlini alır.

İşte bu ay tavsiye edeceğimiz bu eser, kişiyi vesvvese ve vehimlerden kurtarıp huşuya götüren bazı faydalı sebepleri içerir. Bu sebepler üzerinde düşünüp bunları uygulayan kimselerin kendilerini kalp uyanıklığı ile namaza götürecek sıfatları kazanmalarını sağlar.

Bu sıfatların başında huşu gelir. Huşuyu bozacak en büyük problem ise vesvesedir. Bu eserde vesveseden uzaklaşıp huşuyu yakalamanın yolları anlatılmaktadır.

Davamızın sonu âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd etmektir.

Önerilen makaleler

İlk Yorumu Sen Yap

Cevap Ver