Bizlere bilmediğimizi öğreten Allah’a hamd, en güzel öğretmen olan Resûl’üne salât ve selam olsun. Önceki yazılarımızda yapay zekâ destekli araçların kullanımına değinmiştik. Yine Allah’ın (cc), yaşadığımız bu çağın seyrini değiştirecek kadar kıymetli bu nimetini hayra mı, yoksa şerre mi kullanacağımızı insanlığın ihtiyarına bırakmış olduğundan bahsetmiştik.[1] İnsanoğlu karanlık limanlara demir mi, yoksa aydınlık yarınlara emîr mi olacak?
Bu yazı silsilemizden çıkaracağımız bazı temel tedbirleri şöyle sıralayabiliriz:
Teknolojinin sağladığı avantajlara rağmen insan etkileşiminin ve öğretmen/hoca rehberliğinin önemi unutulmamalıdır. Aşırı teknoloji bağımlılığı, öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimini olumsuz etkileyebilir. Ânlık geri bildirim ve değerlendirme sistemleri, eğitimde büyük fırsatlar sunmaktadır. Buna mukabil veri gizliliğinin korunması ve insan faktörünün unutulmaması kritik önem taşımaktadır.
Eğitim kurumları, fikir insanları ve teknoloji geliştiricilerinin, bu sistemleri tasarlarken ve uygularken tüm bu dikey parametreleri dikkatle değerlendirmeleri zaruri bir hâldir.
Günümüzün bağımlılıkları arasında ekran bağımlılığı üst sıraları zorlamakta ve bu bağımlılığın artması için titizlikle çalışmalar yapılmaktadır. Zira ekran başından ayrıldığımız her ân daha az para kazanıyorlar.
İnsani bağlarımızı, cemai bilincimizi ve sosyal insan yapısını yıkmak için yoğun çaba sarf ediyorlar. Emojiler veya sanal konfetilerle tebrik; ağlayan suratlarla taziye dileklerini iletebileceğimize inandırmak istiyorlar. Yüz yüze iletişimi kessinler ki bizi daha yakından takip edebilsinler.
Günümüzde bilhassa çocuklarımızı hangi ekran ve yapay zekâ programlarına emanet ettiğimizi iyi irdelemeliyiz. Çağa uygun bireyler yetiştirebilmek için onları daha çok robotik, kodlama, yazılım ve yapay zekâ uzmanlıkları gibi kurs ve atölyelere yönlendirebiliriz. Bununla, var olan fıtri üretkenliklerini, üretken yapay zekâyla dengelemiş olacağımızı ümit ediyorum.
Rabbimiz! Çocuklarımızı bizlere göz aydınlığı, ümmete birer imam, insanlığa ise umut kıl! Onları her çağda faydalı ilimle rızıklandır. Şüphesiz ki sen El-Âlim ve El-Vehhâb olansın.
[1]. bk. 18/Kehf, 7
[2]. bk. 49/Hucurât, 10
[3]. Sa’d ibni Muâz ile Usayd ibni Hudayr’ın hidayetten sonra yüzlerinin değişiminin farkedilmesine dair bk. Siyer-i Nebi, Sallâbî, 1/436-438: Ayrıca bk. 2/Bakara, 273
[4]. “Kendisiyle akledecekleri bir kalplerinin ve işitecekleri bir kulaklarının olması için yeryüzünde dolaşmazlar mı? Çünkü gözler kör olmaz. Asıl kör olan sinelerdeki kalplerdir.” (22/Hac, 46)
[5]. Bu yazıyı kaleme aldığım zamanlarda bir haber okumuştum. Apple, düşünerek ezgi değiştirmeyi mümkün kılan bir kulaklık için patent başvurusunda bulunmuş. Kullanıcıların EEG sinyallerini analiz ederek beyin aktivitelerini takip eden bir teknoloji ürünü geliştirmişler. Bunu şimdilik sadece ezgi değiştirmekle kısıtladıklarını ve piyasaya yavaş yavaş süreceklerini de not etmişler. Minareyi çalan kılıfını çoktan hazırlamış. Peki, bu sinyallerle başka ne gibi veriler topluyorlar, bunu henüz bilmiyoruz.
İlk Yorumu Sen Yap